13 Ağustos 2009 Perşembe

Sayar, Yozgatlı gazetecilerin yazdıklarını söyledi

Sürur Öztürk

Yozgatlı hikâye ve roman yazarı, şair, ressam ve gazeteci Abbas Sayar’ın vefatının 10’uncu yıldönümü münasebetiyle, dün Yozgat İl Kültür Müdürlüğü Konferans Salonu’nda bir panel düzenlendi.

Yozgat Valiliği’nin düzenlediği panelin konuşmacılarından birisi, Abbas Sayar’ın oğlu Prof. Dr. Ahmet Güner Sayar’dı. Prof. Sayar, konuşmasında Yozgat’a yönelik birtakım eleştirilerde bulundu.

Oğul Sayar’ın bu eleştirileri, Yozgat medyasında bir tartışmayı başlatmış gözüküyor. Zira panelin hemen ertesi günü (bu gün), İleri gazetesinin yazarlarından Tarık Yılmaz ile Yozgat Haber gazetesinin Genel Yayın Yönetmeni İnan Soyer, birer eleştiri yazısı yayınladılar.

Öncelikle, ertesi gün yayınlanmak üzere, panelin yapıldığı gün hemen bir “değerlendirme-eleştiri-analiz” yazısı yazmış olmaları, her iki gazetecinin de “kültürel hassasiyet” ve “gazetecilik refleksi” taşıdıklarını gösteriyor ki, bu meslekî meziyetlerinden dolayı kendilerini takdir etmek gerekir.

Haklarını yemeyelim, Merhaba Yozgat gazetesinin Genel Yayın Yönetmeni Çetin Mermertaş ile Yozgat Haber gazetesinin yazarlarından Gökhan Doğan da panel üzerine birer analiz yazısı yayınladılar. Ancak, İhlas Haber Ajansı Yozgat Muhabirinin dikkate sunduğu bir ayrıntı üzerine inşa edilmiş olan o yazılar, Prof. Dr. Ahmet Güner Sayar’dan çok, esasında Yozgat’a yönelik eleştiriler olduğu için, o iki yazıyı ayrıca ve özel olarak değerlendirmek icab ediyor, çünkü son derece önemli yazılar… (Yeni Ufuk gazetesinin internet sitesi olmadığı için, ne yazık ki o gazetenin yazarlarının bir değerlendirme yapıp yapmadıklarını, yaptılarsa ne yazdıklarını bilmiyorum…)

Benim, henüz yeni başlamış olan bu tartışmanın şu ilk aşamasındaki kanaatim ve tesbitim şu:

Abbas Sayar’ın oğlu Prof. Ahmet Güner Sayar’ın panelde dile getirdiği “Yozgat eleştirileri”, benim takib edebildiğim kadarıyla, esasında Yozgat’taki gazetecilerin zaman zaman yazıya döktükleri eleştirilerden farklı değil. Hatta onun söylediklerinin, Yozgat’taki gazetecilerin daha önce yazdıklarından eksiği var, fazlası yok. Bir başka ifadeyle, oğul Sayar’ın söyledikleri, Yozgat’taki gazetecilerin yazdıklarından başka bir şey değil. Yozgat gazetecileri daha önce neler yazmışlardı, oğul Sayar panelde neler söyledi, bunu ayrıntılı bir “inceleme” yazısı olarak ayrıca yayınlayacağım.

Böyle bir tartışmanın başlamış olmasını, Yozgat için çok büyük bir fırsat olarak değerlendiriyorum. Eğer Yozgat basını bu tartışmayı yüksek bir seviyede sürdürmeyi başarabilirse, Yozgat’ın kültür dünyasına ciddi bir katkı sağlanmış olur.

Daha önce İleri gazetesinin yazarları Ahmet Sargın ile Siyami Yozgat arasında başlayan şiir tartışması da son derece önemliydi ama ne yazık ki, entelektüel bir boyut kazanamadan nitelik kaybetti ve bitti. Yozgat basını ve kültür mahfilleri bu tartışmayı ciddiye alıp sürdürebilseydi, Yozgat çok şey kazanmış olacaktı, olmadı. Siyami Yozgat da artık İleri’de yazmıyor…

Hiç yorum yok: