28 Kasım 2010 Pazar

tarım ve hayvancılık, Yozgat ekonomisi, Yozgat tarihi, Yozgat çiftçileri

1907 yılı itibariyle Yozgat’ta 774 adet deve, 35 bin 77 adet inek ve öküz, 4 bin 345 adet manda, 2 bin 746 adet at-kısrak ve bargir, 19 adet ester (katır), 10 bin 150 adet merkep, 70 bin 171 adet tiftik keçisi ve 75 bin 878 adet koyun bulunuyormuş.

Geçen Kurban Bayramı’ndan önce Yozgat’ın Sorgun İlçesi’nde açılan ve çok yakında Sarıkaya İlçesi’nde de hizmete açılacak olan canlı hayvan pazarları, Yozgat’ın hayvancılık alanında sahip olduğu eski şöhretini de akıllara getiriyor.

Taha Niyazi Karaca’nın Türk Tarih Kurumu tarafından yayınlanan “Ermeni Sorununun Gelişim Sürecinde Yozgat’ta Türk Ermeni ilişkileri” isimli kitabında, Yozgat’ın ekonomik ve sosyal durumu hakkında ayrıntılı bilgiler veriliyor.

20 Kasım 2010 Cumartesi

Daha şehrimizin adını bile bilmiyormuşuz

Sürur Öztürk

“Yozgat” adının, Hazreti Hızır aleyhisselâmın, aşiret Reisi Ömer Cabbar Ağa için ettiği “Çobanoğlu, yozuna yoz katılsın, memleketinin adı Yoz kat olsun” duasından kaynaklandığı rivayet edilir. Merhum Abbas Sayar ise, yıllar önce Yozgat gazetesinde yayınlanan bir yazısında, Yozgat adının Latince “Yozgates / Yozgatantes” kelimesinden geldiğini ileri sürüyor.

1947 yılında İstanbul’da “Yozgat” adı üzerine bir araştırma yaptığını belirten Sayar, Botanik Araştırmalar Ansiklopedisi’nde “Salvi Yozgatantes” isimli soğanlı bir bitki türünden bahsedildiğini, bu bitkiye de dünyada başka bir yerde rastlanmadığını kaydediyor.

28 Ekim 2010 Perşembe

Belediye, “Osmanlı Taşları Müzesi” kuracakmış

İleri gazetesinin internet sitesinde “Osmanlı taşları Yozgat’ta müzeleşecek” başlığıyla yayınlanan habere göre Yozgat Belediyesi, Osmanlı döneminde ‘sadaka ve şifa gibi çeşitli amaçlarla kullanılan’ taşların sergileneceği bir müze kurmayı planlıyor. Haberde, Belediye Başkanı Yusuf Başer’in girişimleri ile kurulması planlanan Osmanlı Taşları Müzesi’nin, bu isimle kurulan ilk müze olacağı belirtilirken, hazırlık çalışmalarına başlanan müzede sergilenecek taşlar için geniş çaplı çalışmalar yürütüldüğü kaydediliyor.

(Yozgat Muhabir)

19 Ekim 2010 Salı

Din dersi öğretmenimiz, Uğur Bektaş’ın
yüzünden beni tam 40 dakika dövmüştü

Yozgat Lisesi mezunlarının sosyal paylaşım sitesi Facebook’ta açtıkları web sayfaları, yıllar öncesinin mezunlarını bile internet ortamında bir araya getirirken, pek çok okul hatırasının da yeniden canlanmasına sebep oluyor.

Facebook’ta “Yozgat Lisesi” adıyla yayınlanan sitenin “Eski mezun resimleri” başlıklı fotoğraf albümünde nostaljik fotoğraflar yer alıyor. Bu albümde yer alan ve 1977 yılının Mayıs ayında çekildiği kaydedilen bir fotoğraf kadar, o fotoğraf hakkında gönderilen bir not da dikkat çekiyor. Siyah beyaz fotoğraf hakkında Ferhat Erdem tarafından gönderilen notta şöyle yazıyor:

“Salih Beyin tam arkasındaki sanırım din dersi öğretmenimizdi ve beni Uğur Bektaş’ın yüzünden tam 40 dakika dövmüştü.”

Atlar gitti, adı kaldı yadigâr

Yozgat’ın Boğazlıyan İlçesi’ne bağlı Yaraş Köyü’nün, bir zamanlar köyde düzenlenen at yarışları ile meşhur olduğu, köyün, adını bu yarışlardan aldığı kaydediliyor.

yaraskoyu.com ve yaraskoyu.tr.gg isimli internet sitelerinde köyün tarihi hakkında verilen kısa bilgiye göre, 19. Yüzyıl’ın sonlarında Erzurum civarından gelen iki aile ve çevre köylerden gelen aileler tarafından kurulmuş olan Yaraş Köyü’nde, geçmişte sık sık at yarışları düzenlenir, bu yarışlara civar köylerden de katılım olurdu.

Yaraş Köyü’nün, adını bu at yarışlarından aldığı kaydediliyor.

(Yozgat Muhabir)

11 Ekim 2010 Pazartesi

Köylerden şehirlere: İrtibatı koparmayalım

Anadolu şehirlerinin hepsinde olduğu gibi Yozgat’ta da pek çok köyde, köyünden ve ilinden başka şehirlere göç eden hemşehrileriyle ‘irtibatı koparmamak’ için çeşitli şenlikler düzenleniyor. Değişik isimler altında düzenlenen şenlikler, çeşitli sosyal sebeplerle birbirlerinden ayrı kalmış olan köylülerin buluşmalarına ve dayanışma içerisine girmelerine imkân sağlıyor.

Bu Şenliklerden birisi de, Sorgun İlçesi’ne bağlı Boğazcumafakılı Köyü’nde “Çiğçir Buluşması” adıyla düzenlenen şenlik. Geçen yıl üçüncüsü düzenlenen ve geleneksel hâle getirilen “Çiğçir Buluşması”nın önümüzdeki yıl yapılacak olan dördüncüsü için köyün internet sitesinde daha şimdiden duyuru yapılıyor.

10 Ekim 2010 Pazar

Akdağmadeni’nin renkli fırçası: Adnan Özbek

Yozgat’ın Akdağmadeni İlçesi doğumlu ressam Adnan Özbek, başarılı yağlıboya resimleriyle dikkat çekerken, Akdağmadeni İlçesi’nin de göğsünü kabartıyor.

3 Ekim 2010 Pazar

Kaşkışla Köyü’nün sitesinden “Yozgatça Sözlük”

(Fotoğraf: Aysun Yiğit)

Yozgat’ın Merkez ilçesine bağlı Kaşkışla Köyü’nün internet sitesinde, mahallî kelime ve deyimlerinin yer aldığı “Yozgatça Sözlük” de yer alıyor. Alfabetik olarak sıralanan mahallî kelime ve deyimlere, A’dan Z’ye kadar sıralanan harflere tıklanarak ulaşılabiliyor. Mahallî sözlükte kelimeler, yörede telaffuz edildikleri gibi kaydedilmiş.

www.kaskisla.com isimli internet sitesinin “Yozgatça Sözlük” bölümünde, Dr. Mustafa Çetin’in ‘dil ve değişim’ konulu bir yazısı ile kelime ve deyimleri derleyen Köksal Çetin’in kısa bir açıklaması da yer alıyor. Köksal Çetin’in bu konuda yaptığı ve sözlüğün “A” harfi bölümünde yer alan açıklaması şöyle:

2 Ekim 2010 Cumartesi

2 cildin arkasında 20 yıllık çalışma var

Mehmet Akif Ersoy’un yakın dostlarından Yozgatlı İhsan Efendi’nin oğlu Prof. Dr. Ekmeleddin İhsanoğlu’nun, “Darülfünun: Osmanlı’da kültürel modernleşmenin odağı” isimli eseri, 20 yıllık bir çalışmanın sonunda ortaya çıktı.

İslâm Konferansı Teşkilatı’nın Genel Sekreteri Prof. Dr. Ekemeleddin İhsanoğlu’nun 2 ciltlik eseri, bu konuda kaleme alınmış en kapsamlı kitap olarak, araştırmacılara ışık tutacak nitelikte.

Prof. İhsanoğlu, bu eserinin ortaya çıkış sürecini, Türk Edebiyatı dergisinin Eylül sayısında şöyle özetliyor:

Yozgat’ta Atatürk’e şiir okuyan küçük kız, Bodrum’da turistlere gözleme yapıyor

Asırlık Fatma Nine...

Milliyet Blog’da “birarzumvar” adıyla web sitesi açan “Arzuli” rumuzlu bayan öğretmen, Bodrum’un girişindeki gözlemecide karşılaştığı 97 yaşındaki Fatma Nine’nin, Atatürk’ün Yozgat’ta bir ilkokulu ziyareti sırasında ona şiir okuyan küçük kız olduğunu kaydediyor.

Arzuli’nin 14 Ağustos 2008 tarihini taşıyan “Atatürk’e şiir okuyan kız” başlıklı yazısında Fatma Nine’nin ‘Doktorlara göre 97, çocuklarına göre 94 yaşında’ olduğu belirtiliyor. Sitenin “Hakkımda” bölümünde öğretmen olduğu kaydedilen Arzuli’nin yazısı şöyle:

25 Eylül 2010 Cumartesi

Kazankaya Beldesi, su samurlarının yaşam alanı

Sualtı Araştırmaları Derneği Deniz Memelileri Araştırma Grubu adına, Hacettepe Üniversitesi Biyoloji Bölümü’nden Hidrobiyolog Nuray Güven başkanlığındaki ekibin 2000 yılında Kazankaya Beldesi’nde yaptığı araştırmanın sonucuna göre Kazankaya, özellikle su samurlarının yaşam alanı durumunda.

Araştırma raporuna göre vadi, içerisinde çok sayıda bitki ve kuş türü ile özellikle küçük ve orta büyüklükteki memelileri barındırıyor.

Nuray Güven, Evren Çağlayan ve Füsun Çağlar’dan oluşan araştırma ekibi tarafından hazırlanan raporda, şu ifadeler yer alıyor:

Yozgat’ta 19 Çerkez köyü var

Kafkas Dernekleri Federasyonu’nun resmî web sitesinde yer alan bilgilere göre, Yozgat’ta 19 Çerkez köyü bulunuyor. Verilen bilgiye göre, bunların 8’i Abaza, 4’ü Asetin, 4’ü Şapsığ, 1’i Kabartay, 1’i Abzah, 1’i de Çeçen.

Kopsirgen Orhan imzasıyla yayınlanan “Orta Anadolu’da Bir Abaza Diyarı: Çayırözü” başlıklı yazıda, Çayırözü Köyü’nün tarihi hakkında ayrıntılı bilgiler yer alırken, Yozgat’taki 19 Çerkez köyü hakkında şu bilgiler veriliyor:

19 Eylül 2010 Pazar

Atatürk’e suikasttan idam edilen Yozgat İstiklâl Mahkemesi Üyesi Hurşit, roman kahramanı oldu

Ziya Hurşit, Yozgat İstiklâl Mahkemesi üyesiydi, Atatürk’e suikast hazırlığı yaptığı gerekçesiyle, mensubu olduğu İstiklâl Mahkemesi tarafından idam edildi. “Kürdoğlu” ailesine mensuptu ama Birinci Meclis’te o zamanki adıyla “Lazistan” (Rize) Milletvekilliği yapmıştı.

İdam edilmeden önce cellat Kara Ali ile arasında geçen konuşmalar, İzmirli gazeteci Hakkı Katıltan’ın yazdığı “Bir Celladın Hatıraları” adlı kitapta yer alıyordu.

Ziya Hurşit, şimdi bir roman kahramanı… Yazar Hakan Günday, yeni romanı “Ziyan”da, Atatürk’e suikast girişiminde bulunduğu için idam edilen Ziya Hurşit ile ‘sakıncalı’ bir eri buluşturuyor.

Hakan Günday’ın, Ziya Hurşit’e olan ilgisi, onun büyük büyük amcası olduğunu öğrenince başlamış...

12 Eylül 2010 Pazar

Alişar Köyü’ndeki höyük, tarihe ışık tuttu

Yozgat’ın Sorgun İlçesi’ne bağlı Alişar Köyü’nde bulunan höyük, medeniyetler tarihine ışık tutmuştu.

İç Anadolu’nun kronolojisini, eski kültürlerin birbirlerine geçişlerini ve devirlerini öğrenmek, 1927-1932 yılları arasında Yozgat’ın Sorgun İlçesi’ne bağlı Alişar Köyü’nde Hans Henning von der Oste başkanlığındaki bir heyet tarafından yapılan kazılar sonucu ortaya çıkarılan höyük sayesinde mümkün oldu.

Burada bulunan kalıntılar, Ankara’daki Anadolu Medeniyetleri Müzesi’nde sergileniyor.

9 Mayıs 2010 Pazar

Prof. Cahit Tanyol: Yozgat’ta gördüğüm sıcaklığı ömrüm boyunca başka bir şehirde görmedim

Haber – İzlenim / Sürur Öztürk

Bir dönem ateist / dinsiz olarak yaşamış, dinlediği bir uzun havadan etkilenip değişmiş, camide secdeye kapanıp ağlamış, 1960’larda “Sosyalist Kültür Derneği”nin kuruluşuna katılmış ve hâlâ ‘Solcu / Sosyalist’ olarak bilinen, 96 yaşındaki Prof. Dr. Cahit Tanyol, ‘milliyetçi’ bir şehir olarak bilinen Yozgat için bana şunları söyledi:

“Yozgat benim ilk göz ağrım. Yozgat’ta gördüğüm sıcaklığı ömrüm boyunca başka bir şehirde görmedim. Yozgat’ı, doğduğum şehir kadar sevdim. İnsanını sevdim. Çok kucaklayıcı insanlardı.”

‘Bir konferans için Yozgat’a davet edilseniz gider misiniz?’ diye sordum, “Tabii” diye karşılık verdi.

Yozgat’ın solcuları, ‘sağcılık’ oyunu oynamaktan fırsat bulup da ilgilenirler mi bilmem; ancak hayatının hiçbir döneminde kendisini ‘solcu’ olarak tanımlamamış Yozgatlı bir adam olarak ben, Cahit Tanyol’da ilgiye değer çok şey gördüm.

2 Mayıs 2010 Pazar

Sultan Abdülhamit dönemine uzanan dostluk

“2010 Türkiye’de Japonya Yılı”, aralarında Yozgat’ın da yer aldığı pek çok ilde düzenlenen çeşitli etkinliklerle kutlanıyor.

Sultan Abdülhamit döneminde yaşanan Ertuğrul Firkateyni faciasının ardından başlayan Türk-Japon yardımlaşması, zaman içinde hâlâ devam eden bir dostluğa dönüşmüştü. İşte o dostluğun hikâyesi:

1 Mayıs 2010 Cumartesi

Et sıkıntısı çeken devlet, Çapanoğlu Ahmet Ağa’dan İstanbul’a koyun göndermesini istemiş

Hükümet, et fiyatlarının anormal bir şekilde yükselmesi üzerine, fiyatların normal seviyeye düşmesini sağlamak amacıyla Avrupa ülkelerinden et ithal etme kararı aldı.

Et sıkıntısının gündemde olduğu bugünlerde, Yozgat Müzesi’nin internet sitesinde yer alan bir bilgi, 18’inci yüzyılda yaşanan et sıkıntısının giderilmesine Yozgat bölgesinden yapılan katkıya işaret ediyor.

Sitede yer alan bilgiye göre, “1755’de İstanbul’da ortaya çıkan et sıkıntısını gidermek üzere koyun göndermeleri karşılığında, Bozok Sancağı malikâne olarak Çapanoğlu Ahmet Ağa’ya verilmiş.”

Aynı bilgi, Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın internet sitesindeki Yozgat sayfasının “Genel Bilgiler / Tarihçe” kısmında da yer alıyor.

Bu köprüden Osmanlı ordusu geçmiş

Yozgat-Şefaatli yolu üzerindeki tarihî Karabıyık Köprüsü’nün, Osmanlı padişahlarından Yavuz Selim tarafından 1516 yılında Mısır seferine giderken yaptırıldığı kaydediliyor. Tarihî köprü, 494 yıl sonra bile hâlâ kullanılabilir durumda…

Tarihçi Prof. Dr. İlber Ortaylı, Yavuz Selim’in Mısır seferi için şöyle diyor: “Cemal Paşa’nın I. Cihan Harbi’nde askerleri yaz sıcağında Mısır seferinde perişan ettiğini düşünürsek; 1517 yılında ordusunu selâmetle Sina Çölü’nden geçirmesini, onun askerî dehasına ve üstün teknik bilgisine bağlamak gerekir.”

Hangar değil, estetik bir mimarî eser istiyoruz

yozgathizlitreni.com isimli internet sitesinde, Yozgat’a yapılacak Hızlı Tren İstasyonu’nun ‘hangar’ görüntüsü veren bir yapı değil, estetik bir ‘mimarî eser’ olması gerektiği belirtilerek, bunun için Yozgat kamuoyunun Devlet Demiryolları üzerinde baskı kurması isteniyor.

“TCDD’nin beğendiği elbiseyi kabullenmek ve giymek en büyük zevksizlik olacaktır” ifadesinin yer aldığı yazıda, Bozok Üniversitesi’nin, dünya hızlı tren istasyon ve metro-pasaj mimarîsi üzerine gerekirse bir ‘mimarî zevk ve estetik araştırması’ başlatarak katkı sunması isteniyor.

Jet Hava Yolları’nın Türkiye temsilcisi olduğunu öğrendiğimiz site yetkilisi Ferda Gündüz, Yozgat Muhabir’in sorularını cevaplarken, Türkiye’de en fazla bürokrat çıkaran ilin Yozgat olduğunun söylendiğini hatırlatarak, “Bürokratlarımız hep arkadaşları için çalışmasınlar, biraz da Yozgat için çalışsınlar” tavsiyesinde bulundu.

Kendisinin de Yozgatlı olduğunu belirten Gündüz, bir uzmanlar grubu olarak turizm ve yatırım danışmanlığı alanlarında çalışmalar yaptıklarını söyledi.

Sultan Abdülhamit dönemine uzanan dostluk

“2010 Türkiye’de Japonya Yılı”, aralarında Yozgat’ın da yer aldığı pek çok ilde düzenlenen çeşitli etkinliklerle kutlanıyor.

Sultan Abdülhamit döneminde yaşanan Ertuğrul Firkateyni faciasının ardından başlayan Türk-Japon yardımlaşması, zaman içinde hâlâ devam eden bir dostluğa dönüşmüştü. İşte o dostluğun hikâyesi:

24 Nisan 2010 Cumartesi

Yeni proje, eski telgrafın gölgesinde kaldı

Yorum – Sürur Öztürk

Ne hikmetse, daha önce defalarca yayınlanmış olan telgraf metinlerine büyük ilgi gösteren Yozgat basını, Sayın Ekici’nin daha önce hiç duymadığımız projesine hiç ilgi göstermemiş.

Haber metinlerinde bu projeye dair hiçbir bilgi göremedim. Acaba vardı da benim gözümden mi kaçtı? Belki de, “Bu haberi tatil günlerinde ziyan etmeyelim, Pazartesi günü yayınlayalım” diye düşünmüşlerdir… Bir milletvekilinin Yozgat için ürettiği iddialı bir projeye ilgisiz kalacak değiller ya…

Proje metni elimde olmadığı için ben henüz bir değerlendirme yapamıyorum. Çaresiz, Yozgat basınında yayınlanmasını bekleyeceğim.

Vallahi merak ettim. Acaba Sayın Ekici’nin “Yozgat-2050 Kent Kimliği ve Vizyonu Fikir Projesi” nasıl bir proje?..

Başkan Başer: Çapanoğlu Büyük Camisi çevre düzenlemesi Yozgat’ın çehresini değiştirecek

Yozgat Belediye Başkanı Yusuf Başer, Çapanoğlu Büyük Camisi’nin çevre düzenlemesi tamamlandığında, 3 bin 500 metrekarelik alanın, gezip dinlenilebilecek bir alan hâline geleceğini, Cumhuriyet Meydanı’ndaki yoğunluğun bu alana kayacağını ve şehir merkezindeki hareketliliğin biraz daha artacağını söylüyor. Başkan Başer, tarihî Çarşı Hamamı’nın da onarılacağını belirtiyor.

23 Nisan 2010 Cuma

Kent Parkı, yeni ismiyle yeniden açıldı

Yozgat Belediye Meclisi, Kent Park’ın ismini “Çapanoğlu Kent Parkı” olarak değiştirdi.

Parkın adının değiştirilmesi münasebetiyle bir tören düzenlendi. Törene, Çapanoğlu ailesinin hayattaki temsilcileri ile birlikte, Yozgat Belediye Başkanı Yusuf Başer, AK Parti Yozgat İl Başkanı Yusuf Başer ve vatandaşlar katıldı.

Belediye Başkanı Başer, konuşmasında, 50 bin metrekare alan üzerinde kurulu bulunan Çapanoğulları Kent Parkı’nı 200 bin metrekareye ulaştıracaklarını bildirdi.

Törende, Çapanoğlu ailesinin temsilcileri, Osmanlı padişahlarından 3. Selim tarafından Yozgat’a pazar kurulması için gönderilen fermanı, bir çerçeve içinde Belediye Başkanı Yusuf Başer’e hediye ettiler.

17 Mart 2010 Çarşamba

Yozgat’ta ilk defa bir köy, kendisini tanıtmak için Ticaret ve Sanayi Fuarı’nda stant açacak

Yozgat’ın Sarıkaya İlçesi’ne bağlı Hasbek Köyü, kültürel değerlerini tanıtmak amacıyla, Yozgat Uluslar Arası Sürmeli Festivali kapsamında Yozgat Ticaret ve Sanayi Odası tarafından düzenlenecek olan Ticaret ve Sanayi Fuarı’nda stant açacak.

www.hasbekliomer.com sitesinin sahibi Ömer Güngör’ün talebini uygun bulan Sanayi ve Ticaret Odası Başkanı Metin Özışık, fuarda Hasbek Köyü’ne 20 metrekarelik bir alan tahsis edeceklerini söyledi. Özışık, sadece Hasbek Köyü’nün değil, Yozgat kültürüne emek veren herkesin emrinde ve hizmetinde olduklarını söyledi.

Sağlık Bakanlığı’nda Şube Müdürü olarak görev yapan hasbekliomer.com’un sahibi Ömer Güngör, fuar hazırlıklarını “Hasbek Köyü Yardımlaşma Dayanışma ve Kültür Derneği” ile birlikte yapacaklarını belirterek, bütün hemşehrilerinden öneri ve destek beklediklerini söyledi.
Yorum – Özlem Çelikkaya
(17 Mart 2010 / yozgathaber.com.tr)


“Tarihte yaşanılan “Çerkez Ethem” olayları ve beraberinde yaşanılan yağmalama sürecinde, o dönemde sanatkâr konumundaki Ermeni ve Rum asıllı Türk vatandaşlarının büyük bölümünün İstanbul’a göçe zorlandıklarını biliyoruz...

Sonraki yıllarda, önce Alevi kökenli insanların, ardından da Abdal ve Çingen dediğimiz esmer vatandaşlarımızın göçleriyle Yozgat elindeki tüm renkleri birer, ikişer kaybetmesiyle birlikte, tüm alanlardaki çöküşünü, gerilemesini hızlandırdığı görünümü ortaya çıkıyor...”

8 Mart 2010 Pazartesi

Gelin etrafı biraz güzelleştirelim

Yorum – Sürur Öztürk

Güneş Fayton’a birkaç tane fayton sipariş edilse… İmal edilen bu faytonları, mahallî kostümler giyinmiş sürücüler kullansa… Her zaman temiz, bakımlı ve kibar olmaları şartı getirilen bu sürücüler, Valilik ya da Belediye bünyesinde maaşlı olarak istihdam edilse…

3 Mart 2010 Çarşamba

Birileri yapsın ben eleştireyim devri geçmiştir

Sürmeli Festivali’nin hazırlık toplantısında konuşan Vali Çiçek, festivalin en güzel şekilde olması için bütün Yozgatlılara ve kamu görevlilerine görevler düştüğünü belirterek, “Artık, ‘birileri veya bir kurum yapsın, ben eleştireyim’ devri geçmiştir” dedi. Vali Çiçek, Yozgat’ta yakaladıkları bu birliktelik sayesinde çok güzel gelişmeler olduğunu ifade etti.

31 Ocak 2010 Pazar

Yozgat Belediyesi, tarihî dokuyu yansıtmadığı belirlenen ve tehlike arz eden 25 binayı yıkacak

Sivas Anıtlar Yüksek Kurulu, Yozgat Belediyesi’nin talebi üzerine yeniden değerlendirmeye tâbi tuttuğu 25 binanın tarihî dokuyu yansıtmadığına karar vererek, tescilini iptal etti.
Yozgat Belediyesi de, daha önce koruma altında olduğu için yıkılmasına izin verilmeyen Yozgat’taki 25 binanın yıkımına başladı.

Yozgat Belediye Başkanı Yusuf Başer, ‘tarih ve kültür şehri’ Yozgat’ta tescilli 105 bina bulunduğunu hatırlattı.

4 Ocak 2010 Pazartesi

7 yıldır sürdürülen çalışmaların sonunda
Yozgat el sanatları yeniden canlandırılıyor

2003 yılında başlatılan “Yozgat El Sanatları ve Giyim Kuşam Atlası” projesi, ilk meyvelerini vermeye başladı.

Yozgat el sanatlarından “ince cicim” dokumalarının yeniden canlandırılması amacıyla, Kastamonu’nun Tosya ilçesinde yaptırılan dokuma tezgâhı Yozgat’a getirildi. Bozok Üniversitesi Halıcılık Bölümü mezunu 8 kişi, “ince cicim” eğitimi görecek. Halk Eğitim Merkezi Müdürü Burçin Ergen, ilk aşamada 5 adet dokuma tezgâhı siparişi verdiklerini belirterek, Yozgat’a mahsus bu dokuma sanatını yaygınlaştırmak ve seri üretime geçmek istediklerini söyledi. Böylece, bayanlara iş imkânı sağlanacak; Yozgat’ın hem kültürü, hem de ekonomisi canlandırılacak.